Eskiden zaman kavramından bağımsız olarak anlatılırdı masallar. Üç elma düşerdi, prensesler hep doğru kurbağayı öperlerdi, ayakkabılar aşkın büyüsünü taşırlardı içlerinde ve balolardan hep iyi insanların düğünlerine terfi edilirdi.
Artık zamanı soktuk masallara. Kurbağalar belki prens olurum diye kaç prensesi uyuttu kim bilir. Beyaz atlar hep ilk ayaktan yatar oldu ve sanal çiftliklere düştü o canım elmalar.
Oysa o hikayeler asıl şimdi masal oldu.
11 Ekim 2012 Perşembe
Emrah Nargöz
Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.